Tüm Yönleriyle Sapyoseksüellik: Kimdir, Necidir ve En Önemlisi Nasıl Ayarlarız?
Sahip olunan tüm güzel özelliklerin abartılıp parlatılıp birbirine sunulduğu flört dönemindesiniz ve karşı taraftan beklenmedik bir atak geldi: “Ben sapyoseksüelim…” Şimdi ‘‘Aha, seks dedi’’ heyecanından önce derin bir nefes alalım ve nedir bu sapyoseksüel öğrenelim.
Özetle şu; zekadan-entelektüel birikimden etkilenme, tahrik olma, çok afedersiniz hallenme durumu. (Çevrenizde maymuna benzeyen adamlara yarın yokmuşcasına aşık olan bir kankanız varsa muhtemelen sapyoseksüeldir.) Peki flörtümüz bir sapyoseksüel ise ne halt yiyeceğiz? (O burnu boşuna mı yaptırdık?!) İşte size dev hizmet! Yazının sonunda hem flörtünüzü elde edecek hem de olduğunuzdan daha zeki görüneceksiniz. Buyurun, başlıyoruz...
1. Dirty Talk: Kulağına Entelektüel Sözler Fısıldayın
Zeki insanlar çevresinde olup bitenlere karşı duyarlıdır, dünyadaki gelişmeleri yakından takip eder. Coğrafi konumumuzun sağladığı gündem zenginliğini düşünürsek sizin çok da açılmanıza gerek yok. Yeni anayasayı bir okuyun (Keşke filmi olsa da izlesek ama özeti filan vardır illa bi yerlerde…) Ekonomi hakkında bir iki cümle kurabilecek hale gelin. Biraz tarih bilin, azıcık bilim serpiştirin. Anne-babanızdan, konu komşunuzdan birkaç görüş toplayın. Günü kurtaracak bilgi birikimine sahip oldunuz işte.
Peki diyelim çalışmadığınız yerden soru geldi. Tam da flörtünüzün olduğu ortamda… Şerefsizler! Olabilir, moral bozmak yok. Bu durumda kafamızı hafifçe öne eğiyoruz ve “Bi saattir boşa konuşuyorum ben” manasına gelen bir tıslama sesi çıkarıyoruz. Konu kapanmıştır.
"Neolitik dönemde insanoğlu henüz yerleşik yaşama geçmemişken Göbeklitepe gibi bir yerde dikilen o T şeklindeki sütunlarda tasvir edilen boğa figürleri bir tapınağın simgesiyse eğer; tarih, sosyoloji ve hatta tarım algımız baştan aşağı değişmek durumundadır... Göbek diyorum evet, oh tam orası..."
2. Aksesuar Kullanımı: Kalın Kitap
Kitap temel aksesuarımız, onsuz olmaz. Yeter ki üzerimize yakıştırmasını bilelim, onu inci bir kolye gibi taşıyalım. Peki, kendimize ne tür kitaplar kombinlemeliyiz? Hemen Bülent Ersoy’u aklınıza getirin (Şekil 2.1) Nasıl ki dev altın kolyeleri gram bükülmeden taşıyabiliyor, biz de en tuğlasını en kalınını seçeceğiz. Bu Karl Marx-Das Kapital olur, Gombrich’ten Sanatın Öyküsü olur, Açıklamalı - İçtihatlı Kira Hukuku olur (Neticede 927 sayfalık bir eser) Artık o günkü modunuza göre…
Nerden baksan 18 cilt ansiklopediye denk ağırlığı tek başına taşıyor
Sıra geldi uygulamaya. Yeni iPhone almış gibi gururla kitabı çıkarıp masaya vuruyoruz. Sohbet esnasında durup dururken Foucault bu konuda ne demiş sayfayı bulup parmakla gösteriyoruz. Sıkıştık mı “Şunu bir okumla, öyle konuşalım” (evet canım 'okumla', yanlış yazmadık) diye kitabı önlerine atıyoruz. Şimdi onlar düşünsün!
Şu görüntüyü oturtun da, elinizdeki Sabah Gazetesi'nin verdiği Meydan Larousse olsa da olur...
3. Varoluş Sancısı: Mutsuzluğunuzu IQ ile Ateşleyin
Aşırı IQ’ya bağlı mutsuzluk gibisi yok... Bu yolda melankoli dostunuz, Sartre rehberiniz unutmayın. Durup dururken uzaklara dalın mesela, gözleri de kısarak sinematografik bi atmosfer yakalayın. İçinizdeki bir türlü dolmayan boşluktan bahsedin. (Hani canınız bir şey çekiyodur ama ne yeseniz bulamazsınız ya. O zamanlar çektiğiniz acıyı düşünün. Çikolata yiyosunuz yok, börek gömüyosunuz geçmiyo...) Zaten karşınızdaki mutlaka aynı dertten muzdariptir. “Bende basur var” demediğiniz sürece “Geçen bana da oldu o ya” diye illa atlayacak fırsatçı.
“Aloooğ boş adam değilim ben” mesajını çaktığınıza göre arkanıza yaslanın ve yakaladığınız ortak mutsuzluğun tadını çıkarın. Sanki bu dünyada bir tek ikiniz diğerlerinden farklısınız, sanki dünya acısıyla birbirinize kenetlenmişsiniz.
Etkili sancı çekme pozisyonu (Temsili)
4. Learning Junkie: Birbirinden Gereksiz Saçma Sapan Şeyler Öğrenin
Öğrenme hastalığına sahip olmak (evet, böyle bir hastalık varmış) bir sapyoseksüelin karşı koyamayacağı en etkili silahtır. İçinizde yanıp tutuşan öğrenme isteğini ne yapsanız dizginleyemiyorsunuz. Uykunuzu alamadınız çünkü sabaha kadar pi sayısının bir milyarıncı rakamını hesapladınız. Dikkatinizi veremiyorsunuz çünkü bir yandan dört zamanlı motorun çalışma prensibini düşünüyor öte yandan türev alıyorsunuz (Manyak mısınız?) Çünkü siz özel bir insansınız. Çocukken de böyleydiniz; çamaşır makinesi nasıl çalışır, yeryüzündeki kum tanesi mi daha fazla evrendeki yıldızlar mı? Gerekli gereksiz her şeyi merak edersiniz. Bırakın arkanızdan “Allah’ın manyağı” desinler, dahi dediğin azıcık deli olur.
Puro'dan girip Castro sonrası Küba modelinin sürdürülebilirliğinden çıkamıyorsan anca bakarsın öyle yandan yandan...
5. Doğru Referans Noktaları: Az Diyaloglu-Bol Sıkıntılı Filmler
Bir sapyoseksüel için izlediğiniz filmler etiketinizdir. Bi kere eğlence sinemasını unutun! Onlar hanenize eksi puan eklemekten başka işe yaramaz. Bir örnekle gözümüzde canlandıralım: Birlikte sushi yiyorsunuz (çünkü neden olmasın?), flörtünüz abandı wasabiye. Feryat figan çırpınıyo... Nasıl olduysa ağzınızdan ‘‘Böhühühü Recep İvedik’teki wasabi sahnesi gibi oldu’’ çıkıverdi… Öleydik de bunu görmeyeydik sevgili okurlar :( O ağız o şekli nasıl aldı, o ses nerenizden çıktı? Bu noktadan sonra masaya çöken Demirkubuz sessizliği, flörtünüz ve siz baş başasınız. Biz topukladık.
Siz daha çok böyle iç sıkıntılı, alt metni herkesin okuyamayacağı filmler seyretmelisiniz. Mümkün mertebe doğru sularda kalalım. Bireyin yalnızlığı, kendiliğinden açılan kilidi bozuk Demirkubuz kapıları… Böyle şeyler bekliyoruz sizden. Sadece Bulantı filmindeki göndermeleri bilmeniz bile sizi karşı konulmaz bir seks objesine dönüştürebilir. Hatta ilk ödeviniz bu olsun. Hangi sahnede hangi filme gönderme var? Çalışın gelin, yarın sorcaz…
O korkunç yeşil montla bile birilerini etkilemeniz mümkün...
6. Mizah - Zeka Denklemi: Fıkra Değil, Hayır…
Mizah kabiliyetine sahip insan zekidir, itiraz kabul etmiyoruz! Yani güldürmek şart… Asfalta yapışıp kafayı yarmanız belli noktalarda güldürüyor evet ama mevzu gücünü zekadan alan komiklikler. Böyle bir yeteneğiniz varsa 1-0 öndesiniz. Güle oynaya geçer işte vakit, kitaba filan gerek kalmaz… (Flört ile kankalık arasındaki ince çizgiyi unutmayalım. Dozajı tutturalım… Biliyosunuz o “Allah canını almasın”ı mutlaka enseye inen şaplak takip eder)
Yeteneğiniz yoksa zaten denemeyin bile. Ağzınızı bıçak açmasın. Ağırbaşlı olun biraz ya! Geçenlerde başınızdan geçen o çok komik olayı anlatmayın mesela (nolur anlatmayın). İlla komik olacaksınız diye bi şey yok. Daha böyle melankolik yönleri ağır basan dahiler de var. Onları örnek alın…
"Ay yeter işedim Allah canını almasın!"
7. Önceki Hayatınızı Saklamak
Bir sapyoseksüele karşı etkileyici görünme yoluna girdiyseniz eğer, önceki hayatınızı iyi gizlemeniz şart. Sapyoseksüellerin hoşlanacağı kişiler geleneklere baş kaldırmış, standart hayatın zincirlerini sorgulamış, zekası, özgüveni ve bilgi birikimiyle kendi yolunu kendi çizmiş insanlardır. Onların dünyasında “Dayımlar da kesince geçen kurbanda 4 tane koç oldu. Birini yatırdım paçasından ben şişirdim direk” gibi bir cümlenin karşılığı yoktur. Maazallah kısa devre yaptırırsınız. Halbuki bu yeteneğinizi “Keltler gayda yaptıktan sonra ilk ezgilerini, yapımda derisini kullandıkları hayvanın ruhuna adarlar. Deriye üflenen ilk nefes yaşama bir saygı duruşudur aslında” şeklinde ifade etmeyi başarırsanız birlikte kavurma yeme noktasına varabilmeniz dahi mümkün.
Bu fotoğraftaki artık anneniz değil. "Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliğine Yapımbozum Gözünden Bakmak: Derrida'nın İzinde Trakya'da Ev İçi Emek" isimli projeniz için yaptığınız alan çalışmasından bir örnek...
(teykınmeykın Brüksel'den bildirdi)
facebook'ta Paylaş twitter'a yolla Allah'a havale et
|
|
|
|
|
.jpeg)
|
.jpg)
|
|
|
|
|
|
|
|
|
.jpg)
|
