Zaytung.Com Zaytung.Com
Zaytung
Uzun uzun yaz
SİNEMA

Bu Sene de İyi Uzay Yaptı: Constellation

-> Kurultayına izleyici alınmayacak olan İYİ Parti, seçilecek yeni Genel Başkanı da kamuoyuyla paylaşmama kararı aldı...
-> 2 senedir devamlı şef, bulaşıkçı ve garson arayan restoranın hâlâ nasıl ayakta kaldığı gizemini koruyor...
-> Murat Tezcan adlı vatandaş, 450.000 avroya aldığı evin ardından İçişleri bakanlığına çifte vatandaşlık başvurusunda bulundu...
-> 23 Nisan dolayısıyla temsili olarak Fenerbahçe başkanı Ali Koç'un koltuğuna oturan minikler, temsili olarak şampiyonluk kaybettiler...
-> 23 Nisan etkinlikleri kapsamında Dışişleri Bakanlığı koltuğuna oturan Özge Ç. (8), Hakan Fidan'dan odada böcek taraması yapılmasını istedi. Ayrıntılar az sonra...
FOTOHABER

6. makam aracı olarak Mercedes yerine Audi'yle yetinmek zorunda kalan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş: ''Kaderde yoklukla sınanmak da varmış...''

Enerji Bakanı Bayraktar, vatandaşları her yıl 6 ay boyunca zifiri karanlıkta sokağa dökme uygulamasına, yandaş elektrik dağıtım firmalarının gözü paraya doyana kadar devam edileceğini açıkladı...

BLOG

Sevgililer Günü’nü Minimum Maddi Hasarla Atlatma Rehberi…

VİDEOHABER

Adalet Bakanlığı, Dubai'de yaşanan sel felaketini herhangi bir CHP'li belediyeye bağlayabilen savcılara 1 maaş ikramiye verileceğini açıkladı...

ASTROLOJİ

KOÇ (21 Mart - 20 Nisan)

Süleyman Soylu'nun oh çektiği videolara telif atmasının ardından zam haberlerine üzülmek zorunda kalacağınız bir döneme giriyorsunuz... devam...

Belediyenin Almanya’ya eğitime gönderdiği 45 kişiden 43'ü geri dönmedi...

"Aslında dönecekler ama orada kurulu düzenleri var. Yoksa vatanımız cennet..."

Hay Allah, Canınız mı Çekti? İşte Size Birbirinden Keyifli Öykü Platformları...

TFF, Süper Kupa'nın Yarın Sabah Federasyon Binası Önüne İlk Gelen Kulübe Verileceğini Açıkladı...

Türkiye Futbol Federasyonu, Suudi Arabistan'ın ardından Şanlıurfa'da da sahibini bulamayan Süper Kupa'dan bir an önce kurtularak konuyu kapatmak için harekete geçti... devamı...

N'olmuş n'olmuş?

Zaytung Zone

''Amaaan şimdi eve gidip kim yemek yapacak?'' şeklinde düşünen takipçilerimizi diğerlerinden bi tık daha fazla seviyoruz, dürüst olalım...

Popmundo: Maceralar

Belediyeyi 2 Milyar TL Borçla Devralan Belediye Başkanı, Koltuğu 23 Nisan'da Gelen Çocuğa Devrettikten Sonra Kayıplara Karıştı...

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı vesilesiyle bu yıl da tüm yurtta devlete ait idari makamlar sembolik olarak 1 günlüğüne çocuklara devredilirken, Yozgat'ın Çayıralan ilçesinin çiçeği burnunda belediye başkanı İsmail Aybazlar, belediye binasında düzenlenen törenin ardından kayıplara karıştı... devamı...

Kafe/Restoran Boykotuna Katılanlar Anlatıyor: ''Pahalılıktan soğan halcilerini ve marketleri sorumlu tutmakla aynı zeka seviyesi ama bu bi tık daha havalı...''

Kafe ve restoranlardaki fahiş fiyatları protesto etmek üzere bu hafta sonu gerçekleştirilen boykot kafe ve restoranlar cephesinde pek bir şeyi değiştirmezken, katılımcılar daha öncekilerden bir tık daha havalı bir boykota imza atmış olmanın keyfini çıkardı...devamı...

Emekli AVM Güvenlik Görevlisi, "Dedektör ve Üniforma - Nasıl Sindirildik?" Adlı Kitabıyla, Gizli Kalmış Pek Çok Olayın Perde Arkasını Araladı

Geçtiğimiz yıl bir alışveriş merkezinden emekli olan güvenlik görevlisi Seyit Ardıl (62), 25 yılını verdiği mesleğinin iç yüzünü ve Türkiye'nin bölgesel gerçeklerini kaleme aldığı "Dedektör ve Üniforma - Nasıl sindirildik?" adlı kitabını bu sabah düzenlediği bir basın toplantısıyla tanıttı. Kitapta, idealist bir güvenlik görevlisi olarak maruz kaldığı baskıları, AVM'deki bir takım derin yapılanmaları ve bunların yakın dönem Türkiye'sinde yaşanan bazı önemli olaylarla olan ilişkisini oldukça çarpıcı bir biçimde dile getiren Ardıl, "Can güvenliğim pahasına da olsa bildiğim her şeyi yazdım. İnşallah, bu kitap bazı gerçeklerin açığa çıkmasına yardımcı olur" diyerek savcıları göreve davet etti.

İstanbul Mecidiyeköy'deki bir alışveriş merkezinde, aralıksız 25 yıl boyunca güvenlik görevlisi olarak çalışan Ardıl, basın toplantısına mesleğe adım attığı ilk gün yaşadıklarını aktararak başladı. Büyük bir sadakatle bağlı olduğu görevinin henüz ilk gününde, AVM'nin kendisi ve arkadaşlarını sadece birer güvenlik görevlisi olarak işe almadığını farkeden Seyit Ardıl, o gün yaşananları şu sözlerle özetledi:

"Hiçbir şey göründüğü gibi değil"

"Göreve başladığım ilk yıllarda benim kısım şefim olan, çok sevdiğimiz bir abimiz vardı. Kendisi şu anda da büyük bir AVM'nin kat temizlik işleri şefliği görevini yönetiyor. İlk girdiğimiz gün, arkadaşlarımızla bizi bir odaya alıp, 'Çocuklar; bugüne kadar öğrendiğiniz her şeyi unutun' demişti. 'AVM, Türkiye'nin küçük bir modelidir. Burada her şeyi yeniden öğreneceksiniz...' O gün belki tam olarak hakkıyla anlamamıştık ne demek istediğini ama şimdi artık her şey daha net. Herkes görebiliyor bu kirli savaşı, bundan kimlerin nemalandığını..."

Zamanla işlerin tam da öyle beklediği gibi yürümediğini ifade eden emekli güvenlik görevlisi, teşkilattaki bazı çürük elmaları üzülerek fark ettiğini ve ne yazık ki kendisinin de bu süreçte sindirildiğini belirtti. Emekli olmasının ardından yaşadıklarını tüm çıplaklığı ile yazmak için hemen çalışmalara başladığını belirten Ardıl'ın kitabı "Dedektör ve Üniforma - Nasıl Sindirildik?"´teki bazı önemli ayrıntılar şu şekilde:

Hrant Dink suikastı

"O cinayetin işlendiği gün, biz yine kat güvenlikten arkadaşlarla görevdeydik. Kapalı otopark girişindeki bariyeri kaldırıp indirmek, arabaların altından yalandan ayna geçirmek gibi vazifeler yapıyorduk. Pat diye bir ses geldi Halaskargazi yönünden. İnsanlar koşuşturmaya başladı..."

"Bir süre sonra o taraftan bizim AVM'ye doğru gelen 2 kişi gördük. Biri sarı yağmurluklu, orta yaşlı bir erkek, diğeri ise daha ufak, 12-13 yaşlarında bir kız çocuğuydu. Bu ikili bizim güvenlik kameralarımızı takip edenlere tanıdık gelecektir. Kendileri daha önce de sık sık, özellikle haftasonları gelirlerdi. 'Bunlar bir keşif gezisi olabilir' diye yönetime görüş bildirdik. Maalesef o da takip edilmeyen, hasıraltı edilen pek çok ipucundan biri oldu..."

Vazife arkadaşları sırtını dönmüş

"AVM bünyesinde sonuna kadar güvendiğim birkaç vazife arkadaşıma bu olayı anlattım. Onlar da takip etmek gerektiği, çok haklı olabileceğim yönünde görüş bildirdiler. Maalesef, sonradan yürütülen soruşturmada güvenlik ve temizlik müdürünün odasında, 'Ne bilelim müdürüm, manyak manyak konuşup duruyo bu hep, başımızdan gitsin diye öyle dedik' şeklinde ifadeleri oldu. Gözleri korkutulmuştu..."

Arap ülkeleriyle ilişkiler

Türkiye'nin Arap ülkeleri ve israil'le olan inişli çıkışlı ilişkileri hakkında gizli kalmış gerçeklere de ayrı bir bölümde değinilen kitapta, özellikle Mavi Marmara olayı ve bunun AVM'deki yansımaları üzerine şaşırtıcı bilgiler var. "O gemi olayından sonra, çok büyük değişimler yaşandı. Dışişleri ile İsrail arasında bir mekik diplomasi ve iplerin kopma noktasına geldiği dönemde, bazı kilit isimler çok büyük rol oynadı. Misal, Kıvanç Tatlıtuğ'lu filan dizilerin de gazıyla, o da o gemi işiyle birleşince bizim AVM silme arap doldu. Har vurup, harman savurdular. O dönem mağazalara giren para nereye aktarıldı? Kimlerin cebi doldu? Bunlar hep sorulması gereken sorulardı ancak maalesef bugüne kadar kimse cesaret edemedi..." ifadeleri yer alıyor.

Rusya ile yaşanan kriz

Çeçenistan olayları ve Rusya ile yaşanan doğalgaz krizine tam iki bölüm ayrılan kitapta bu konularda da çarpıcı iddialara yer verilmekte. Dönemin gizli kalmış tanıklarından Ardıl, "Çeçen olaylarının Moskova'ya kadar taşındığı bir dönemde, Rusya ile doğalgaz krizi yaşanması bir tesadüf değil tam aksine büyük bir planın parçasıydı" derken, bazı batılı ülkelerin bu konudaki yaklaşımının doğru değerlendirilmediğini ifade ediyor.

Kitapta, olayların gerçekleştiği dönemde veya öncesinde, AVM'nin kapısından giren ilaç için bir tane dahi Çeçen'in olmadığı iddia edilirken, "Gerçi olayların öncesinde AVM'ye Çeçen giriyor muydu onu da tam bilemiyoruz çünkü girenlerin tabiyetleri özellikle gizli tutuldu. Ön kapıda pasaport sormaya kalktığım birkaç sefer yukardan uyarı alınca, sistemin içerisindeki bozulmanın nasıl da örümcek ağı gibi yayıldığını anladım. Daha sonra ben ve birkaç idealist arkadaş, o tip soruşturmaları kendi insiyatifimizle, gizlice yürütme yoluna gittik. Bunları tamamen, 'Bu gelenler kimdir, nedir, yemek katında düzenlenen buluşmalar kimin adına, kim tarafından ve kimle yürütülüyor' sorularına cevap aramak için yaptık. Nitekim sonunda detaylı bir dosya hazırladık ancak müdüriyete sunduğumuzda maalesef bunlar da hasıraltı edildi. 'Allaan manyakları! Sağda solda müşteriye böyle dosya tuttuğunuzu söylemeyin bu sefer sizi biz bile kurtaramayız' gibi bir yaklaşımla karşılaştık..." şeklindeki ifadeler ise oldukça dikkat çekici.

Savcılara çağrı

Konuşmasında, yazdığı bu kitap yüzünden hayatının tehlikede olduğunu da dile getiren Seyit Ardıl "Arı kovanına çomak soktuğumun farkındayım ancak hiç değilse artık vicdanım rahat" diyerek çocuklarına tertemiz bir miras bırakmanın kendisi için her şeyden daha önemli olduğunu da sözlerine ekledi. Son olarak savcıları da göreve çağıran Ardıl, "Bu kitapta yazılanlar bir ihbar olarak kabul edilmeli ve gerekli işlemler en kısa zamanda yapılmalıdır" diyerek kameralar önünde suç duyurusunda bulundu.


facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et

Yorumlar:

(11.4.2021)

Belediyenin Almanya’ya eğitime gönderdiği 45 kişiden 43'ü geri dönmedi...

"Aslında dönecekler ama orada kurulu düzenleri var. Yoksa vatanımız cennet..."

Vahit Gözgel, Emekli


Diğer yorumlar ->

(25.11.2020)

AKP Denizli Milletvekili Nilgün Ök: ''18 yıl önce araba var mıydı?''

"Genel Başkanları buzdolabı olmadığını iddia ediyordu. Bu yine biraz insaflı çıktı.."

Uğurhan Culak, Elektrik tesisatçısı


Diğer yorumlar ->