2023 Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimlerinin 2. turundan Erdoğan'ın galip çıkmasıyla birlikte Cumhurbaşkanlığı ve Meclis'te seçim öncesi yapıyı üç aşağı beş yukarı koruyan Türkiye, ekonomik ve sosyal iflasa giden yoldaki istkirarlı çizgisini bozmayarak belirsizliğe geçit vermedi...
Seçim sonuçlarını değerlendiren uzmanlar, 2011'den beri istikrarlı bir şekilde milli geliri düşerek fakirleşen ve şehirleri Suriyeliler ve Afganlar tarafından işgal edilen ülkenin herhangi bir değişime ihtiyaç duymadığına dikkat çekerlerken, seçmenlerin yarıdan fazlasının "acaba yönetim değişirse buradan durumu kurtarır mıyız?" şeklinde bir soru işaretindense kesin olarak batacağını bilmenin verdiği güven duygusunu tercih ettiğini işaret ediyorlar.
İnsanlığın doğası gereği en çok belirsizlikten ve bilinmeyenden korktuğunu belirten Sosyolog Barış Erzinçler de, "Şu an halkımız önünü görebiliyor. Bu çizgide hiç bozmadan ilerlendiği takdirde en geç 6 ay - 1 yıl içinde bankaların önemli bir kısmının topu atacağını, enflasyonun 3 haneli rakamlarda olacağını ama tam kaç olduğunu asla bilemeyeceğini, marketlerin çoğunun kapanacağını, hala açık olanların da raflarının boş olacağını, dövizin ve en temel ihtiyaçların karaborsaya düşeceğini, elektrik kesintilerinin düzenli hale geleceğini, dolar'ın 40, benzinin litresinin 50, etin kilosunun 1000 TL'yi aşacağını ve onlar için de kuyruğa girmesi gerekeceğini, ev kiralarının 20.000 TL'den başlayacağını biliyor. Ona göre bugünden önlemini alabiliyorsa alıyor, alamıyorsa da en azından psikolojik olarak kendini hazırlıyor. Sütün litresinin 100 TL olması, çocuğuna o sütü alamadığı için cinnet geçirip cebindeki son 60 TL'yle kendini bir yerlerden atacak olması ya da bir seçim sonuçlarını birlikte kutladığı bir Afgan ya da Pakistanlı tarafından tecavüze uğrayacak olması onun için sürpriz olmayacak. Önemli olan da bu" sözleriyle seçim sonuçlarının bu perspektiften okunursa daha doğru anlaşılacağını ifade etti.
Erzinçler, seçmen psikolojisini en doğru okuyan aday olan Erdoğan'ın kampanya süreci boyunca ekonomiyi düzeltmek, yolsuzluğu bitirmek ya da mültecileri yollamakla ilgili hiçbir bir vaatte bulunmayarak zafere ulaştığına dikkat çekti. "Tam tersine 'şu an ne yapıyorsak aynısını yapmaya devam edeceğiz' söylemiyle seçmenine güven vererek son derecek doğru bir strateji izledi." diyen deneyimli sosyolog, Türkiye'nin daha fazla batabilecek yeri kalmayana kadar bu stratejinin işe yaramaya devam edeceğini de sözlerine ekledi.
facebook'ta paylaş
twitter'da paylaş
Allah'a havale et
.jpeg)
.jpg)
.jpg)
