Zaytung.Com
Zaytung
Uzun uzun yaz
VİDEOHABER

Canik Belediyesi: "Ülkemizde ofansif mizah yok diyenler utanır mı?"

Zaytung Store Banner
-> Erdoğan: ''23 Nisan İstanbul depreminin ekonomimize maliyeti maalesef…''
-> Deprem sırasında görevi başında olmadığı tespit edilen Ekrem İmamoğlu için yeni fezleke hazırlığı...
-> İstanbul depremiyle birlikte yeniden gündeme gelen toplanma alanlarına ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığından açıklama: ''Herkes en yakın mezarlığa gitsin, kimse bizi uğraştırmasın...''
-> Deprem sonrası vatandaşların toplandığı yerleri tespit eden AKP'de imara açılacak yeni kupon arsalar coşkusu...
-> 6.2'lik İstanbul depremi sonrası yurt genelindeki yağma ekiplerinden özeleştiri: ''Ne kadar hazırız?''
FOTOHABER

Yaptıkları ve söyledikleri arasındaki 180 derecelik açıyı deprem konusunda da koruyan Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan ''istikrar'' vurgusu...

6,2 büyüklüğündeki İstanbul depreminin ardından Erdoğan’dan açıklama: ''23 Nisan’da AVM’ler daha hareketli süreç geçirdi…''

SİNEMA

90'lar, Narsisizm, Andropoz ve Peruklu Halit Ergenç: Kral Kaybederse

BLOG

Türklerin Bitmek Bilmeyen İngilizce Serüvenine Eşlik Etmeye Hazır mısınız? İşte Çeşit Çeşit İngilizce Öğrenme Platformları

ASTROLOJİ

KOÇ (21 Mart - 20 Nisan)

Bol bol düşünmeden karar alıp `Bu ne saçma bir karar ya! Kim aldı bunu?` diyeceğiniz bir yıl daha sizleri bekliyor sevgili Koçlar. Gerektiğinde suçu atabileceğiniz birkaç retro, güneş tutulması, ay solması ve asla hatanızı kabul etmeme yeteneğiniz sayesinde 2025`i de yüksek özgüvenle kapatmanız mümkün görünüyor... devam...

Belediyenin Almanya’ya eğitime gönderdiği 45 kişiden 43'ü geri dönmedi...

"Aslında dönecekler ama orada kurulu düzenleri var. Yoksa vatanımız cennet..."

Hay Allah, Canınız mı Çekti? İşte Size Birbirinden Keyifli Öykü Platformları...

Olimpiyat Oyunları için Paris'e Giden Milli Takım Kafilesi, Kaldıkları Otelin Yemek Dağıtım (Catering) İhalesini Alarak İlk Başarıya İmza Attı...

2024 Yaz Olimpiyatları için Paris'te bulunan Milli Takım kafilesi, kaldıkları 5 yıldızlı otelin yemek dağıtım (catering) ihalesini alarak henüz turnuvanın ilk gününde önemli bir başarıya imza attı... devamı...

N'olmuş n'olmuş?

Zaytung Zone

''Amaaan şimdi eve gidip kim yemek yapacak?'' şeklinde düşünen takipçilerimizi diğerlerinden bi tık daha fazla seviyoruz, dürüst olalım...

Popmundo: Maceralar

İstanbul'daki 493 Toplanma Alanının 416'sına AVM ve Rezidans Diken AKP, Kalan 77 Alan İçin Topu İBB'ye Attı: ''Sizin yüzünüzden insanlar parkta yattı...''

Dün İstanbul'da yaşanan ve en büyüğü 6,2 büyüklüğünde olan depremler nedeniyle çok sayıda İstanbullu günü evlerinin dışındaki boş arazilerde ve arabalarında geçirirken, şehirdeki toplanma alanlarının yetersizliği de yeniden gündeme geldi.  devamı...

İmamoğlu Davasını Gündemden Düşürmek İçin Kadınlara ve Liselere Saldıran AKP'de Gözler Kreşlere Çevrildi: ''Size de Minecraft'ı yasaklıyoruz hadi bakalım!''

Ekrem İmamoğlu ve çalışma arkadaşlarına yönelik soruşturmada dava dosyasının içinin neredeyse Mehmet Şimşek'in ekonomi programı kadar boş olduğunun ortaya çıkmasıyla birlikte gündemi yeni gerginliklerle değiştirmeye çalışan AKP, kadınlara ve liselilere yönelik başlattığı sistematik saldırının ardından sıradaki hedefi 0-6 yaş grubu olarak belirledi...devamı...

Sinema

Vizyonda Bu Hafta: ''Köyden İndim Şehire'' Bozması Yozgat Komedisi, 'Açlık Oyunları' Çakması Ergen Fantezisi...

Baharı müjdeleyen cemreler; havaya, suya, toprağa düşerken dandirik yerli komediler de salonlara düştü. Böylece, 5-6 ay kadar süren 'güzel film görme mevsimi'miz de sona erdi. Maalesef, bundan böyle her hafta Oscarlık film izleyemeyeceksin. Yerli komediyle, 'dünya kurtarmalı ergen fantezisi'yle idare edeceksin. Sinemalardan aşırdığın 3D gözlükleri takınıp televizyonda deneyeceksin belki; Allah'ın pet şişe suyuna sinemada 3 lira verdiğin fişi bulup üzüntünü katlayacaksın. Anlayacağın; hayat zor, yerli komediyi çekmek daha da zor...


Kaçma Birader - Yozgat bizim işimiz lan!

Kardeş Payı'nın Sivaslı Emrah'ı olarak tanıdığımız Emrah Kaman, ağabeyi Murat ile beraber senaryosunu yazmış. Senaryosu 'hiç İstanbul görmemiş Yozgat insanının çok matah bir şeymiş gibi kente gelip Beyoğlu civarında yollarını kaybetmeleri' şeklinde özetlenebilen filmin fragmanı şöyle:

Güzel mecram Zaytung'un da pek sevdiği, kendi hâlinde taşralılar familyasından olan Yozgatlılar, Zafer Algöz olup Melek Baykal olup çıkıyor karşımıza. Film, kendimize şu soruyu sormamızı istiyor: "Yıl olmuş 2016. Düşe kalka kendisini geliştirebilen robot yapılıyor bir yerlerde. Hâlâ İstanbul görünce şaşıran taşralı mı kaldı?"... Kaçma Birader'in cevabı ise hazır: Evet (Yozgat şivesiyle)... Hoş, yerli komedi denilince dört seçenek gelmeli aklımıza: a) Ege şivesi komedisi b) İç Anadolu şivesi komedisi c) Karadeniz şivesi komedisi d) Osurukla konuşan karakter komedisi...

Yukarıdaki 'şive' yazan yerleri 'ağız' diye düzeltip öyle devam edelim ki TDK'dan kayyum (ya da kayyım, ne boksa...) gelmesin başımıza...


İstanbul görünce biz (taşralılar)
 

Filmin öyküsü falan?

Sıradan Yozgat'ın sıradan ve geniş bir ailesi, evin 18 yaşındaki küçük oğlunun internetten tanıştığı kız ile İstanbul'a kaçmasının ardından, belediye otobüsünü kaçırıp peşine düşerler. Niyeyse, her biri ayrı mallık özelliklerine sahip aile fertleri, çok kısa bir zaman içerisinde kötü insanlarla tanışırlar ve kötü yollara düşmelerine ramak kalır. Onlar çok yanlış gitmişler ama, İstiklal'e girmeden Cihangir tarafına sapacaktı onlar... Orada, Zeki Demirkubuz hakkında kötü şeyler söylemedikleri müddetçe başlarına bir şey gelmezdi...


-Ne demek lan, Zeki'nin Bulantı'sı vasat filmdi?!..


Yönetmenlik anlamında bir şey?

Film, Murat Kaman ve Defne Deliormanlı isimlerinde iki yönetmene sahip olmasına rağmen, 'Genel Yönetmen: Ömer Faruk Sorak' şeklinde bir ibare görüp soruyoruz: "Genel Yönetmen ne ola ki?"... Anladığım kadarıyla konuk oyuncular Teoman'ın, Funda Arar'ın numaraları Ömer Faruk Sorak ağabey'in rehberindeymiş, -sonuçta Cem Yılmaz ile çalışan bir adam olduğu için- onu kıramamışlar. Öyle bir babalık yapmış Ömer ağabey, genel olmayan yönetmenlere...

Genellikten yoksun Murat-Defne yönetmenler de, yerli komedimize boğuşma komedisi şeklinde bir alt tür armağan etmiş: Düşme-kalkma, itme-kakma şeklindeki küçük şiddet sahneleri ve film boyunca birbirini dövmek isteyen kahramanlar "Merhaba, biz boğuşan Yozgatlılar, buradan memleketteki komşularımıza selamlarımızı gönderiyoruz" diyorlar... Ayrıca, yerli komedimizin değişmezi 'geri zekâlı evlat' rolündeki Emrah Kaman'ın mimiklerini de özenle çalıştırmışlar. Tebrikler...


-Sizin için 'bi' Ahmet Kural değil' diyorlar...
 

Puan: Yozgat'ta yetişip İstanbul'a gelene kadar çürümüş bir domates..


5. Dalga (The 5th Wave) - Dünya cayır cayır yanarken Kavak Yelleri dizisi çekmek

Açlık Oyunları'nı da tükettiklerinden beri tüm dünya ergenlerinde bir huzursuzluk başgöstermişti. İlle de sivilcesiz ve kahraman ergenlerden oluşan bir grup görmek; genç bir kızın iki erkek arasında kalıp dünyayı kurtardığı, ama en başta kardeşini kurtardığı bir film izlemek istediklerini sağda-solda konuşuyorlardı. 

Sony sağolsun yetişti de ergen tribinden kurtardı biz dünyalıları. Sony yapımcılığında fragman:


Sorunun cevabı ikinci filmde olabilir...
 

Belki de tüm bunlar bir ergenlik kabusudur?

Cassie Sullivan ismindeki başkarakterin bir kahramana dönüşmesinin mesele edildiği bu film de bir kitap uyarlaması... Atmosferimize konuşlanan kocaman bir cisimde yaşayan ve kendisini göstermeyen uzaylıların dünyaya dalgalar halinde saldırılar gerçekleştirmesi anlatılıyor. The Others (Ötekiler) diyorlar bunlara. Uzaylılar da "The Others size benzer" diye acımıyorlar bizimkilere...


Yakışmış da gökdelen üzerine... Biraz daha ucuzu varsa bizim şehre de istiyoruz...


Birinci dalgada, dünyanın tüm enerjisini kesip Instagram'dan mahrum ediyorlar bizi, acımasızlar. Sonra Sony'nin CGI'ları devreye giriyor ve -San Andreas Fayı'ndan kötü omasın- CGI'dan tsunamiler geliyor ABD üzerine... Üçüncü dalgada, yaratıcılıktan yoksun uzaylılar kuş gribini devreye sokuyor ve bir sürü insan ölüyor dünyada. Ama sadece ABD'den birkaç yeri görüyoruz biz, elbette. ABD'liler ölmüş olduğu için biz de (The Others) ölmüş sayılabiliyoruz. Dördüncü ve beşinci dalgalarda kızımız, ergen arkadaşları ve kaslı çocuk meydana çıkarak olaya el koyuyor. 


CS'de hep sniper alırdım ben... Düşüremeyeceğim mekik yok...
 

Filmin senaryosunu de ergen psikolojisine benzetmemiz mümkün. Senaryonun kendisine rol model olarak aldığı filmler var ve oldukça kafası karışık. Kalın dudaklı ve iki erkek arasında gidip gelmeye uygun genç kız kahramanı (ergen melodramı If I Stay'den de hatırladığımız Chloe Grace Moretz oynuyorAçlık Oyunları'nın kalın dudaklısı Jennifer Lawrence'ın aynısı... Tek kasabanın baz alındığı dandik gençlik gel-gitleri maalesef Kavak Yelleri'ni hatırlatıyor, yarı-insan yakışıklı Twilight'ı anımsatıyor, dünya halkları derbeder olmuşken sadece Amerikan ailesine odaklanan kamera Interstellar'ın yolundan gidiyor...


Biraz kassan Full Metal Jacket'i bile görebilirsin... Ya da ne bileyim, Emret Komutanım...
 

Son olarak, yarın bir gün başımıza uzaylılar gelirse ergenler olarak n'apmanız gerektiğini, filmden öğrendiğimiz şekilde yazalım:

  • Ailece mangal yapmalık bir korulukta koşarak kaçmanız, uzaylılar tarafından bir müddet yakalanmamanız için yeterlidir (Uzayda koruluk olmadığı için bilmiyorlar)...
  • Başkarakter kızımızın dudaklarının kalın olması şarttır. Galiba, ince dudaklılara göre daha ikna edici duruyor. Aranızdan en genç ve kalın dudaklıyı seçin...
  • Uzaylılar her an seni öldürmeye hazır bekleseler de kardeşine ulaştıracağın ayıcık çok önemlidir. Bir ayıcık, bir hayat kurtarır. Ne olur ne olmaz diye bolca stoklayın.
  • Günlüğünüzü de yanımıza almamız önemli... Uzaylılar yakalarsa içindeki gereksiz ergen dertlerini okuyup dünyadan da yaşamdan da soğuyabilirler...

Puan: Kalın dudak 10, yakışıklı kası 10, 'gökdelen üstü cisim' 10
 

Babalar Savaşıyor (Daddy's Home) - Benim babam benim babamı döver!

Amerikanların pek sevdiği komedyen Will Ferrell oynuyor ve ona da kaslı bir Mark Wahlberg eşlik ediyor. Şöyle bir fragmana göz gezdirelim -ki "Tamam tamam, tanıyorum ben bunu" diyelim:

Gördüğümüz gibi, biri erkek biri kız olmak üzere iki şirin çocuğumuz var. Bunların annelerinin evleneceği yaşlı ve komik duruşlu bir herif (Ferrell) var, üreme özelliğini bir dişçi koltuğunda kaybetmiş (eheh). Diğer taraftan, DNA'larını taşıdıkları genç ve maceraperest ruhlu babaları (Mark Wahlberg) var. Bunlar kapışıyor, bize de gülmek için malzeme çıkıyor.

Sonra da bir aile komedisi daha Cennet Mahallesk bir anlayışla dans ederek tatlıya bağlanıyor. Fena film sayılmaz işte, yoklukta çekilir...

Puan: Berabere 


Kod Adı Londra (London Has Fallen) - Amerikan başkanı için hop oturmak ve hop kalkmak üzerine....

Geçtiğimiz hafta Şerefsiz Mısır Tanrısı rolünde gördüğümüz Gerard Butler'ın ve Morgan Freeman'ın başrolünde olduğu, başkan kurtarmalı film. Kod Adı: Olympus'un devamı. Konu şu ki, İngiltere Başbakanının cenazesi olduğu için dünya liderleri Londra'da bir araya gelir (bizim gözlüklüyü aralarına almazlar)... Derken ortalık birtakım teröristler tarafından karıştırılır. Teröristler söz konusu başkanı teröristik fantezilerine alet etmek için isterler. Bu sırada geri zekâlının biri bir metroya çanta fırlatarak kaçar ve filmdeki tüm iyi-kötü karakterler işi gücü bırakarak bunun ağzını yüzünü kırmaya davranır...

Puan: Başkanın adamı başına 1


 

Ceberrut - Yerli korkuya isim önerileri 1: Tecessüm

"İnternet fenomeni olmak isteyen gençler gizemli bir eve gider" tarzında akla ilk gelen cümleyle başlanmış bir senaryo gibi duruyor öykümüz. Görme engellilere yönelik sesli betimleme özelliğinin kullanıldığı ilk korku filmiymiş. Telefonlar ile yapılan betimlemenin ne şekilde olacağı ilgimi çekti: "Şimdi cin geliyor ve korkuyoruz. Çünkü birden çıktı. Seyirci de görmeden korkuyor zaten, ortama ayak uydur. Bir de kan lekeli elbise giyen bir kız var. Evet çığlık atan o. Az önce öpüşmüştü ya... Şimdi yine görünmeyen bir şey geldi. Cindir ama kesin"...  

Puan: 10 beğen, 2 hahaha, 1 öfkeli emoji...


SONUÇ - Oscar bitti, filmler yalan mı oldu? 

Skeç komedisi bile olamayan Kaçma Birader, 2-3 Twitter fenomenini takip etseniz erişebileceğiniz goygoy miktarından fazlasını vermiyor. 5. Dalga ise, gökdelenlerin başına diktiği bir garip cisimle bilimkurgu olma iddiası taşıyor, artık medeni cesaret mi dersiniz, ergen deliliğine mi yorarsınız... Bi' ara hatırlatın da "Ergenlerle İzlenecek Bilimkurgu Filmleri" dosyası yapalım. Babalar Savaşıyor filmi de bizim ailelere gelmez, çünkü bizde bunlar birbirlerini döver. Bir süre sinemaya gitmeyip biriktirdiğiniz paralarla kendinize ev sineması sistemi kurmanız şiddetle önerilir. Davet ederseniz beraber izleriz...

Ben şimdi Twitter'a dönüyorum o zaman: @duraladam

-BİTTİ (Ali Kundilli 2 de vardı di mi? Neyse 3 girsin, çocukları da doğsun, toplu yazarız)-

 

(murat dural bildirdi)


facebook'ta Paylaş twitter'a yolla Allah'a havale et

Sıradaki Sinema İçerikleri:

Sıradaki Haberler:

(11.4.2021)

Belediyenin Almanya’ya eğitime gönderdiği 45 kişiden 43'ü geri dönmedi...

"Aslında dönecekler ama orada kurulu düzenleri var. Yoksa vatanımız cennet..."

Vahit Gözgel, Emekli


Diğer yorumlar ->

(25.11.2020)

AKP Denizli Milletvekili Nilgün Ök: ''18 yıl önce araba var mıydı?''

"Genel Başkanları buzdolabı olmadığını iddia ediyordu. Bu yine biraz insaflı çıktı.."

Uğurhan Culak, Elektrik tesisatçısı


Diğer yorumlar ->